Melisa Aslı Pamuk: ‘Ego’ sağlıklı bir işlev ama ‘süper ego’ zararlı
Ahu bakışlarının etkisi ekran ötesine geçen güzel oyuncu Melisa Aslı Pamuk, rol aldığı dizinin adı ‘Ego’yu şöyle tanımlıyor: Ego aslında kendini koruma ve doğru karar verme mekanizmasıdır ama fazlasıyla hem kendine hem çevrene zarar verirsin.
Fotoğraflar: Lara Sayılgan
Röportaj: Mukaddes Kaya
Styling: Ces’t La Vie
Video: Yuşa Ebrar Dursunoğlu
Saç: Sinan Çelikbaş
Makyaj: Ezgi Halilbeyoğlu
Fotoğrafçı asistanı: Salih Yılmaz
Styling asistanı: Zeynep Baba
Kendine özgü tarzı, asil duruşu ve vahşi güzelliği ile alışılmışın dışında bir oyuncu. Boyu, endamı ve ten rengi ile gerçekten sıra dışı. Sade ve elegan. Duru ve özgün. Sakin ve mesafeli tavırlarıyla kendine hayran bıraktıran müthiş bir kadın. Kişisel özellikleri kendine has ayrıntılarda gizli olan ve yakından tanıdığınızda çok sıcak ve içten biri Melisa. Fox TV’nin yeni dizisi ‘Ego’da meydan okuyan karakteri, çalışkanlığı ve güzelliği ile güçlü birini canlandırıyor, kendisi de işte tam böyle bir kadın. Melisa Aslı Pamuk, tüm güzelliği, zarafeti ve tatlı sohbetiyle Re Touch Mag’in Nisan konuğu…
– Yepyeni bir projeyle karşımızdasın, bu projede olmaya nasıl karar verdin?
Sezon başlamadan birçok proje okudum aralarından içime en çok sinen ‘Ego’ oldu, çünkü karakterler çok gerçek. Normalde bizim izlemeye alışık olduğumuzdan farklı bir hikayesi var. Bütün karakterler gri, kimse ne tam iyi ne tam kötü. Bu da bana gerçekçi geliyor.
– Ego bir insanda ne kadar olmalıdır, sence ego ne işe yarar?
Ego her insanda vardır. Bu sağlıklı bir işlevdir aslında, kendini koruma ve doğru karar verme mekanizmasıdır ama fazlası ‘süper ego’ zararlıdır. Hem kendine hem çevrene zarar verirsin.
– Ulaşılmaz görünen bir kadınsın, gerçekte farklı olduğunu söyleyebilir miyiz?
Bilmem öyle mi gözüküyorum…
– Çılgın bir tarafın olduğunu söyleyebilir miyiz?
Nasıl bir çılgınlıktan bahsettiğimize göre değişir, çok risk almayı sevmem, düzen severim. Bu düzenin içinde en büyük çılgınlıklarım anlık seyahatlerim oluyor.
YAKINDA SÜRPRİZLERİM OLACAK
– İş hayatına da girmeyi planlıyordun, çalışmaların nasıl gidiyor?
Çok güzel gidiyor, yaklaşık 3 senedir üstünde çalıştığım bir projem var, artık sona doğru yaklaşıyoruz diyebilirim. Çok yakında sürprizlerim olacak.
– Duru güzelliğinle çok beğeniliyorsun, estetik uygulamalardan da uzak duruyorsun bildiğim kadarıyla. Peki oyuncuların estetik yapmalarını onaylıyor musun?
Bence herkes kendini nasıl iyi hissediyorsa öyle olmalı ve ona göre hareket etmeli.
– Saçlarının güzelliği genetik mi?
Herhalde genetiktir.
– Moda sektörü ile ilgili bir şeyler yapmayı düşünüyor musun?
Şu an için öyle bir düşüncem yok ama modayı severim.
– Kıyafete çok para harcadığını düşünüyor musun, vintage kullanır mısın mesela?
Bir ürün sırf popüler olduğu için asla satın almam. Satın almam için kendime yakıştırmam gerekir. Vintage da kullanırım, marka olmayan ürünleri de kullanırım öyle bir takıntım yok. Hatta pahalı markaları daha uygun fiyatlı markalarla birleştirmeyi çok seviyorum.
– Diziye dönersek, partnerin Alperen ile bu güzel uyumu nasıl yakaladınız?
Alperen eski partnerim zaten daha önce çalıştığım ve bildiğim biri o yüzden hiç zorlanmadık.
– Farklı bir konu, karmaşık bir aile ortamı, sen nasıl bir ailede büyüdün, nasıldır ilişkilerin ailenle?
Ben Hollanda’da gayet huzurlu bir ortamda büyüdüm. Ailemle aram çok iyi, onlar Hollanda’da yaşıyor. Fırsat oldukça ben gidiyorum, onlar da geliyor.
