Sıla Türkoğlu: Kelimelerin enerjisine inanıyorum
Fenomen dizi ‘Kızılcık Şerbeti’nin Duru’su Sıla Türkoğlu, sözlerin büyüsüne inandığını söylüyor ve ekliyor: Kelimelerin enerjisine inanırım. Bu yüzden çevremde olumsuz konuşulmasına izin vermem. Hayallerimi yazıya dökerim ve çoğunlukla gerçek olur.
Fotoğraflar: Onur Demirdağ
Röportaj: Mukaddes Kaya
Styling: Ces’t La Vie
Video: Yuşa Ebrar Dursunoğlu
Saç: Sabit Akkaya
Makyaj: Akın Sert
Fotoğrafçı asistanı: Yasir Özpınar
Styling asistanı: Zeynep Baba
Mekan: JW Marriott Marmara Sea
Güzelliği ve gençliğiyle bir anda hayatımızın odak noktasında yer alan çok zarif bir genç kız. Naif ve sakin karakterinin oyunculuğuna yansıması, birçok kişinin duygularına ayna tutması da onun yeteneğinin en büyük göstergesi. Güzel diksiyonu, duru oyunculuğu ile son dönemlerin yıldızı en çok parlayan isimlerinden. Show TV’nin fenomen dizisi ‘Kızılcık Şerbeti’ ile büyük kitlelere ulaşan, çok sevilen ve merak edilen Sıla Türkoğlu ışığıyla Haziran kapağımızı aydınlatıyor.
Eskiden de sosyal medyada çok konuşulurdun ama özellikle şu sıralar yatıyoruz Sıla, kalkıyoruz Sıla… Ne oldu da Sıla Türkoğlu son zamanlarda bu kadar hayatımızın tam ortasına oturdu?
Günümüzde her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde de sosyal medyanın önemli bir yeri var. Bu alanda da konuşuluyor olmak, herkes gibi tabi ki benim de hoşuma gidiyor. Bunu kişisel olarak ses getiren başarılı bir işin içinde olmanın, kalpten inanmanın ve emek verirken keyif alarak çalışmanın karşılığı olarak görüyorum. Sevenlerimle aramda güzel bir bağ oluşturabildiğimize inanıyorum. Bu nedenle, onların sevgilerini gösterebildikleri bir mecrada, bana olan desteklerini ve ilgilerini hissediyorum bu da aynı zamanda konuşulmama neden oluyor.
Bilinirliğin de ülke sınırlarını aştı. Bu senin özellikle gündelik hayatında değişimine neden oldu mu? Hayatını kısıtladı mı?
Hiçbir zaman dış etkenler ya da başkaları tarafından yönlendirilmeyi kabul eden bir yapım olmadı. Sıradan ve sade yaşamayı seviyorum. Yaptığım işin biliniyor ve takdir ediliyor olması beni mesleki açıdan oldukça tatmin ediyor. Bununla birlikte gelen sorumluluk hissi, beni daha bilinçli yaşamaya, olumlu anlamda değişime itiyor.
Tahminim, ‘Kızılcık Şerbeti’ ile de birlikte Doğa ve Sıla’yı bir gören, seni onunla özdeşleştiren çok insan vardır. Hiç sosyal medyadan ya da sokakta yürürken tepki alıyor musun?
Yaptığım mesleğin beni en çok heyecanlandıran tarafı, görsel olarak aynı olsam da karakteristik olarak benden farklı özelliklere sahip bir karakteri canlandırmak. Doğa ile benzediğimiz noktalar elbette var. Dışarda aldığım tepkiler beni genel olarak gülümsetiyor. Seyircimizin benimle birlikte Doğa’yı benimsemesi ve benzer yönlerimizi keşfetmesi hoşuma gidiyor.
AŞK ŞEFFAFLIKTIR, AKIŞTA YAŞANMALIDIR
Canlandırdığın Doğa karakteri gibi sende aşkın için her şeyi göze alabilir misin? Aşık olunca sınırların ortadan kalkar mı? Aşk her şeyi affeder mi?
Bana göre aşk sınırsızlık demek. Zamansız, plansız, anda ve akışta yaşanmalıdır. Aşk insanın hayatında her zaman karşılaşabileceği bir duygu değil. Dolayısıyla kişisel alanıma yapılan bir saygısızlık yoksa, aşık olduğumda her şeyi göze alabilirim ve sınırlarımı da zorlarım. Aşk, şeffaflıktır. Su bulanıklaşırsa, aşkın büyüsü kaybolur.
